Sıradışı - 21 Kasım 2018

Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu Sıradışı programında bu bölüm Stratejist Alper Esen ve Stratejist Abdullah Çiftçi ile birlikte Cemal Kaşıkçı olayı, değişen dünya düzeni ve dijitalleşen dünya konuları masaya yatırıldı.

Gazeteci Turgay Güler günümüzde yaşanan olaylara değinerek ”Epeyce zamandır dünyada çok enteresan gelişmeler yaşanıyor. Eskiden hukuksuz işler, zalimlik, zulüm, bunlar çaktırmadan kılıfıyla yapılırdı. Bugün artık kimsede ar mar kalmamış” sözleriyle dile getirdi.

Cemal Kaşıkçı olayının açığa çıkmasıyla ilgili olarak Abdullah Çiftçi “Dünya 21. yüzyıla farklı dinamiklerle giriyor, artık bilgi çağındayız, dijital çağdayız. Gizli saklı bir şey kalmıyor, çünkü her taraf kamera. Yani birçok şey kapatılabiliyordu ama şu an kamera ve izlenme nedeniyle artık sadece Amerika’nın değil Türkiye’de dahil birçok devletin yoğun bir izleme imkanı var. Operasyon yapanlar artık saklayamıyorlar” açıklamasında bulundu.

Alper Esen dijitalleşen dünya ile ilgili “Önümüzdeki dönem bir yapay zekanın dünyaya yayılacağı bir dönem olduğuna ben de inanıyorum. Sistem başladı bile. 2019’dan sonra bu parasal dijital sistemle ekonomik sistemi kurmaya başlayacaklar. Dijital ekonominin regülasyonları kuruldu ve önümüzdeki dönem birkaç sene içerisinde bu sistem oturmaya başlayacak” ifadesinin ardından Abdullah Çiftçi ise “Dünya genelinde intiharlara sebep olan birçok bilgisayar oyunu var, deney bunlar, yeni insan modeli var, en önemlisi de biyometrik çip. Biyometrik çipi birçok ülkede şirketler zorlamaya başladı. Ben Çin’de şu an açıklamasalar da doğan her çocuğa takıldığını düşünüyorum. Karşımıza hacklenebilir, uzaktan yönetilebilir, vücudu biyokimyasal bir insan modeli çıkıyor” ifadesini kullandı.

YORUMLAR İlk Yorum Yapan Sen Ol
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Sıradışı - 24 Nisan 2019

Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu Sıradışı programında bu bölüm Yönetmen – Oyuncu Ahmet Yenilmez ve Ankara’dan bağlanan Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı ile birlikte Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı ve sosyal medyadaki algılar masaya yatırıldı.

Emin Pazarcı, Kemal Kılıçdaroğlu’na şehit cenazesinde yapılan saldırıya değinerek “Çubuğu biliyoruz. O bölge en çok şehit veren bölgelerimizden birisi. Herhalde sayın Kılıçdaroğlu’nu uyardılar, orada ciddi sıkıntılar çıkacağını bile bile gitti. Yani bir gerilimin üzerine üzerine gitti. Sayın Kılıçdaroğlu, sürekli şehit cenazelerine giden, oralarda boy gösteren bir figür olsa, buraya da gitti diyeceğiz ama gitmiyor. Rahat yerlere gitmedi, en sıkıntılı yere gitti. İstanbul’da İmamoğlu’nun miting yaptığı bir günde gitti. Normal olan, İstanbul’da böyle bir mitingde olması gerekirdi. Ama özellikle pek de alışık olmadığımız şekilde oradaki şehit cenazesine gitti. Kılıçdaroğlu’nun bizden daha ferasetli olması lazım, ülkeyi yönetme iddiası içinde olan bir isim, koskoca bir siyasi partinin genel başkanı ve kendisine de birtakım bilgiler ulaştı, buna rağmen gitti. Köyün girişinde oradaki sıkıntıyı gördü, buna rağmen direndi, buna rağmen cenaze merasimine katıldı, tepkilere rağmen orada yürümeye başladı. Adeta gelin bana saldırın diye bir davetiye çıkardı. Ben kesinlikle bu olayı tasvip etmiyorum. Protesto edebilirsiniz ama yumruk hoş olmadı. Ayrıca zaten o atılan yumruk burada provokasyon yapanların, bu olayı provoke edenlerin de ekmeğine yağ sürdü” açıklamasında bulundu.

Ayrıca Pazarcı, Türkiye’nin artık Batı’lı devletlere karşı sessiz kalmamasıyla ilgili olarak “Türkiye, ne zaman batılı emperyalist güçlere karşı sesini yükseltmedi, ne zaman ki onlara teslim oldu, Türkiye’den iyisi olmadı. Bugün milli meselelerde milli tavırlar alıyoruz, NATO’dan çıkarılmakla tehdit ediliyoruz” sözlerini dile getirdi.

Sıradışı - 24 Nisan 2019
'de daha fazlasını keşfet
Fragmanlar Gezi Yaşam Eğlence Sohbet